Kayıtlar

41.Bölüm: Bitiş

-ben seni kaybetmek için mi buldum?                           YAZAR'DAN "İkimizde rica etmeyeceksek girelim mi artık?" diyen Berk havaya bakarken ekledi. "Baya soğudu." Gece başını sallarken önden ilerledi. O sırada bahçe kapısından koşarak fırlayan Hato ve arkasından kıkırdayarak koşturan Lina ile şaşkınlıkla oldukları yerde durdular.  "Beeerk yakalasana şunuu." diyen Lina Hato'nun peşinden koşmaya devam ederken kıkırdamaya da devam ediyordu. "Hato." diye seslenen Berk onlara anlamsız anlamsız bakarken ekledi. "Niye kaçıyor senden?" dediğinde Lina yerinde durarak nefes nefese konuştu. "Yemi kalmamıştı bende dolabın altından aldım ama bir kaç tane döktükten sonra yemeye başladı benimde elimden yem poşeti kaydı ve yemler her yere saçıldı bir de Hato'nun kafasına döküldü." dediğinde koşan Hato'ya bakarak güldü. "Sonra da böyle koşmaya başladı." "Sen niye beni çağırmıyorsun ki?" diyen Berk yere...

40.Bölüm: Teşekkür

-yara üstten kapanır, sızı içerden dinmez.                         YAZAR'DAN Yaralar vardır izi kalır. Üstünden kaç kahkaha, gülüş geçse de durur hep orada. Kanayacağı zamanı bekler. Ve o an geldiğinde, en olmadık yerde açar yarasını.  Bazen bir korku tetikler, bazen bir ses.  Bazen de en güvendiğin gözlerin içinde yakalarsın o eski acıyı. O an fark edersin ki acı, hafızanın raflarına saklanan bir kitap gibidir. Tozlanır, unutulur gibi olur, ama kapağı aralandığında tüm sayfaları hâlâ kan kokar.  Gülüşlerin, kahkahaların, yeni başlangıçların ardında hep oradadır. Sessiz, sabırlı, derin. Kimse fark etmez senin içindeki sızıyı. Çünkü sen öğrendin üstünü örtmeyi, kelimelerle değil, bakışlarla susmayı. Ama o yara, varlığını unutturmaz. Bazen rüyalarında kanar, bazen sabah aynaya baktığında gözlerinde görürsün. Ve en acısı da şudur:  Geçmez. Sadece sen onunla yaşamayı öğrenirsin. Cemre'de öyleydi. Okul kravatını ...